8 Mart 1977 tarihinde, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Kadın hakları konusunda kadına verilen önemin artmasıyla, 8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmasını kabul etmiştir.
Günümüzde kadın haklarının uygulanmasında ulaşılan seviye, ülkelerin gelişmişlik düzeyini belirleyen unsurlar arasında sayılmaktadır. Ülkemizin gelişmesinde büyük emekleri olan kadınlar, toplumsal, sosyal ve ekonomik yaşamdaki gelişmelerin ve ailenin en temel öğesidir.
Kadınlar, toplumun yapısını güçlendirip, şekillendiren aile birliğinin en önemli unsuru olarak daima özverinin, sevginin kaynağı olmuşlardır.
Kadınlarımız, analarımız, bacılarımız ve eşlerimiz olarak geleneksel ve köklü kültürümüzün gereği müstesna bir yere sahip olup, daima şefkatin, fedakarlığın ve özverinin sembolü olmuşlardır.
Bundan yüzyıllar önce İslam Dinimizin Yüce Peygamberi Hz. Muhammed (sav) efendimiz ’Veda Hutbesi’nde insanların birbirleri üzerinde olan haklarından ve özellikle de kadınların haklarından tarihi anlamda ilk kez resmi olarak bahsetmiş ve 1400 yıl önce kadın hakları ile ilgili ilk yazılı kuralları oluşturmuştu. Yine 20. yüzyılın başında Ulu Önder Atatürk, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı başta olmak üzere, pek çok hakkı kanunlara dayandırarak verirken, bu konuda Dünyanın pek çok ülkesine de ilham kaynağı olmuştur.
Bugüne kadar kadınlara yönelik her türlü şiddetin, ayrımcılığın ve istismarın karşısında olduğumuz gibi bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Başta Şehit ve Gazilerimizin eş ve annelerinin ve dünyayı sevgi ile dolduran tüm kadınlarımızın '8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor; sevgi, saygı ve selamlarımı iletiyor, esenlikler temenni ediyorum.