'Yeni Gün' anlamına gelen ve 3 bin yıllık gelenek ile, Türk toplumu için ayrı önem arz eden Nevruz, Göktürkler'den bu yana baharın gelişini, doğanın uyanışını temsil eden bir gündür.
Dilimiz, dinimiz, etnik kökenimiz ne olursa olsun, hepimize, topraktan gelip toprağa döneceğimiz gerçeğini hatırlatan Nevruz, aramızdaki sevgi, saygı, hoşgörü, dostluk ve kardeşlik duygularını, güçlendiren bir dönüm noktasıdır. Hoşgörüyü simgeleyen Nevruz, Orta Asya’dan Balkanlara, Ortadoğudan Anadolu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada binlerce yıldır aynı coşkuyla kutlanagelmektedir.
Türk Milleti olarak, toplumsal huzur ve barışımızı, siyasi ve ekonomik istikrarımızı bundan sonra da özenle korumalı, daha da güçlendirmek için hep birlikte, bütün zorlukların üstesinden gelmeli ve bütün engelleri aşma azim ve kararlılığını göstermeli, bunun içinde var gücümüzle çalışmalıyız.
Tüm halkımızın, önemli kültürel değerlerinden biri olan ve 2010 yılında Birleşmiş Milletler tarafından uluslararası bir bayram olarak kabul edilen Nevruz Bayramını en içten dileklerimle kutlar, tüm insanlığa barış ve huzur getirmesini temenni ediyor, sağlıklı günler diliyor; sevgi, saygı ve selamlarımı iletiyorum.